Orhan Veli
Orhan Veli

Kitabe-i Seng-i Mezar

Merhaba,

Eskiden beri çok sevdiğim bu şiiri paylaşmak istedim. Orhan Veli’nin etkileyici şiirlerinden biridir kendisi. Anlamı; “Mezar Taşı Yazısı”dır. Şiirde birçok eleştirel yaklaşım ve göndermeler mevcuttur.

Çirkin yaratıldığından müteessir olmamak sözü, büyük ihtimalle kendisini çirkin bulup evinden çıkmak istemeyen Ahmet Haşim’e göndermedir. Ama Süleyman Efendi’nin böyle dertleri yoktur. Daha gerçekçi ve vurucu sıkıntıları vardır; ayak nasırı ve geçim sıkıntısı gibi…

Allah inancındaki mesafeli durumu da dizelerinde ifade etmiştir. Varoluşsal olarak arayışta olan ama Allah inancı pek sıkı olmayan birisidir Süleyman Efendi. Hayata karşı vurdumduymazdır belki de!

Lafı uzatmadan şiire geçelim:

 

Kitabe-i Seng-i Mezar

I

Hiçbir şeyden çekmedi dünyada
Nasırdan çektiği kadar;
Hatta çirkin yaratıldığından bile
O kadar müteessir değildi;
Kundurası vurmadığı zamanlarda
Anmazdı ama Allah’ın adını,
Günahkâr da sayılmazdı.
Yazık oldu Süleyman Efendi’ye.

II

Mesele falan değildi öyle,
To be or not to be kendisi için;
Bir akşam uyudu;
Uyanmayıverdi.
Aldılar, götürdüler.
Yıkandı, namazı kılındı, gömüldü.
Duysalar öldüğünü alacaklılar
Haklarını helal ederler elbet.
Alacağına gelince…
Alacağı yoktu zaten rahmetlinin.

III

Tüfeğini deppoya koydular,
Esvabını başkasına verdiler.
Artık ne torbasında ekmek kırıntısı,
Ne matarasında dudaklarının izi;
Öyle bir ruzigar ki,
Kendi gitti,
İsmi bile kalmadı yadigâr.
Yalnız şu beyit kaldı,
Kahve ocağında, el yazısıyla:
“Ölüm Allah’ın emri,
“Ayrılık olmasaydı.”

Orhan Veli Kanık

(d. 13.04.1914 – ö. 14.11.1950)